son haberler...

> Koşuyorum ama yetişemiyorum hayata yapılacak onca iş arasında nasıl vakit buluyorlar blog yazmayaI düşünüyorum. Gerçi bir dönem bende yazdım. Kafaya takılınca yapılıyor. Aslında yazacak çok şeyim vardı hatta dün gece yatakta bile düşündüm şöyle şöyle yazayım diye…. Şimdi aklımdan uçtu sanki hepsi…
Hasankeyif de geçen hafta felekten bir gün çalıp çok eğlendik. Hele de Ramazanın yerinde yediğimiz yemek harikaydı mağaranın içinde vadi manzaralı bir yerde oturduk..eee hazır buralara geldik gap alanını da gezelim değil mi??? Ancak yollar çok ıssız arada tırsmadık değil bir kurşuna yada yolumuza çıkacak ansızın birilerine karşı… neyseki kazasız belasız gittik geldik ağız tadıyla…
Apartmanda sürekli görüştüğüm arkadaşıma lojman çıktı. Aslında çok uzak değil 500 mt. bile var yok gideceği yer ama sıkılınca zırt diye gitmek varken bu durum iyi olmadı. Koca bir haftada yaptığım en iyi şey saçlarımı kestirmek oldu. Kısacık küt kestirdim oh çok mutluyum o uzun saçlardan kurtulduğuma her yere dökülüp ben deli ediyordu…
He birde bu hafta gelişen bir konumuz var bizim bayramda Ankara’ya zuzumerlere gitme ihtimali… işte bu durum ihtimal halinde bile sıkıcı valla… aslında bir yanım gitmek istiyor benimde iyi kötü görmek istediğim insanlar var tabi…Ama 12 gün izin alacak zuzumer ve 12 gün ben nasıl dayanırım bilmiyorum. Çünkü zuzumerin aşiret gibi bır çevresi var hiç bitmeyen misafir trafiğine birde bayram eklenince mutfaktan gece geç saatlere kadar çıkmak hayal oluyor. Zaten kaynanam bizim geleceğimizi duyunca yerini yapmış… Torununu alıp elini hiçbir şeye vurmuycakmış. E yeni gelinleri malum hamile ve çok nazlı… bu durumda iş de aş da deliye kalıyor yani bana…. İstanbul olsa anamın evi ah elimi sıcak sudan soğuğa sürmez ama nerde …
Yani Ankara da 12 gün tatil sadece zuzumere yarayacak arada yorulan ben olacağım tabi bunu zuzuya anlatmak zor o yüzden denemiyorum. Zaten Ankara’nın değil içine girmek bizimki uçakta bile havasını alsa tuhaflaşır… E memleketi ya daha bir kazaklaşır kazmalaşır…
Orta yere bağırır “anne ben akdereye gidiyorum… anne ben kardeşimle gezecem” diye lafları atıp saattlerce kaybolur… Aslında ortaya laf atması da anasına değil ben mutfaktan duyuyum diye gibi geliyor. Netice Ankaara Ankara güzel Ankara neden gülemedi seninle bu bahtı karar demek istiyor ve buram buram İstanbul özlemiyle sanırım Ankara’ya gidiyorum.
Kızımın ikinci dişte yolda sanırım iyice şişti ama henüz diş hediği yapmadık annaneyi bekliyorum. Ben bu arada ikinci güne girdim yani apartmanda kızlar arasında yapıyoruz. aslında herkes bir şeyler yapıp getirecek o yüzden ev sahibine bir şey kalmayınca kolay diye düşündük. Çok bir tutarda değil maksat eğlence olsun diye yani… Allahım annem böyle günler ile uğraşınca bana kızım ben seni günleri koştur diye mi okuttum dedi kötü bir şeymi ki bu gün ya..
Neyse benim koca şahsı uyandı ve yemek sordu Allahım insanlar uyuyunca metabolizması yavaşlamaz mı bu nasıl bir karın tanriiiii tanrii hatta niiiiiii…..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ben kefenimin rengini çoktan seçtim

ACISIN KALBİN

bir tırtılın hikayesi