ve derken ver elini istanbul....

ağladım sızladım istanbulu ozledım dedim. ÇOK istedim gitmeyi ailemi görmeyi ve o anda bir telefon çaldı londradaki ablam arıyordu hayli şaşkın "ben istanbula gidiyorum 29 aralıkta ve 3 ocakta döneceğim" dedi.(kocası yeni yıl süprizi bilet almış) Dondun kaldım ."sende gel orda görüşelim" dedi. Tamam diyemedim şaşkınlıktan... Bir süre durdum düşündüm. Zuzumeri kendimi biberi gidebilirmiydim... Gitmeye giderdimde bu bütçeye bir ayda iki tatil ağır gelirdi. Ablama "gelemem" dedim .umutlar yanar gibi parlamıştı ama ışıltıdan öteye gidememişti.. Derken o sıkıntıyla bibere mama hazırlamaya gittim mutfağa...Zuzu yanıma geldi "pazartesi sabah 9:50 iyimi" dedi anlamadım ne saati bu diye sordum " ne olacak uçak saati" dedi. Meğer içerde ınternetten bana bilet alıyormuş... Dünyalar benim oldu sevinçten zuzuya sarılıp ağladım ağladım...
Sonra ertesi gün hemen bir bavul hazırlayıp heyecanla pazartesiyi bekledim. Sabah olduğunda biber bir kolumda sırt çantam sırtımda diğer elimde bavul bir gidişim var sormayın... Görende kızım olmadan asla filmindeki kaçış gibi gittiğimi sanar...Öyle duygularla ayrıldım burdan...
Annemlere özellikle haber vermedim ve kapıya gidipte zili çalınca annem beni karşısında gördü ve donup kaldı. Öyle sasırdıkı ağladı korktu kadıncağız ve yarım saat kadar ruyamı bu dedı... Neticede annem rüya görmedi ama ben; rüya gibi bir hafta geçirdim. Ablam geldi irem kuzenleriyle çok guzel anlaştı. Zaten cocuk hastası kızım bayıldı bu bol kalabalık eve... Teyzeler kuzenler oh oh allah versın yani... iremin yemekleri ayrı bir şenlıklı gecti. sabahları uyanınca yanımdan alındı. Uyudum saatlerce kalktığımda yemeğını yedırmış uzerını temızlemışler daha ne olsun.Onlar biber hasretini giderdi bol bol bende dinlendim...Bir gün biberi teyzelerine ve anneme bırakıp ablamla aroga gıttık. Sabah erken saatte gidince koca salonda ıkımız vardık. Çok komık oldu sankı kapatmışız salonu ıyice yayıldık, bağıra bağıra gulduk, hatta yorum bile yaptık filme...
Bir günde kendim hazır gelmışken bir dr.mu zıyaret edeyım dedım. İreme hamile kalmak için tedavi olduğum merkeze gittim. Evimiz Esenlerde ve ben Gözetepeye gittim karşıya gectım Anacım 3 de cıktım yola ve eve geldımde saat 8:00 dı. bır gunum yollarda gecti.. Ben diyarbakırda bu kadar saat yolda olsam hastankeyıfe gıder gezer yemek yer gelırım yanı duşunun zaman kaybının....ve anladım ki sevmesemde alışmısım diyarbakırın bom boş yollarınaa...sakinlığıne....... O gün iremde hastalanmış.. benım arkamdan ateşi falan cıkmış. Tamda gelmeme 3 gun kala hastalandı. Soguk algınlığı teshısı konuldu ve bir torba ılaç ıle eve donduk.bende bır gezı sonrası hastalanmadı dıye çöp sokacaktım duvara yine olmadı. Netekım karşıya gecerken gidişde arabayla donerken vapura bınıp ıyice kazıdım boğazın o guzel manzarasını beynıme derın derın cektım ıstanbulun havasını ciğerlerime nasıl ozlemıştım o gorüntülerı bılemezsınız bunu yaşayan anlar sadece... tek sorun ıstanbul cok soğuktu asırı hemde... yanı diyarbakıra bıle hala kar yağmadı ınce montlarla cıkarken bu soğuk benı derınden vurdu.. ayağımı cok bağladı gezemedim pek... annemler ne kadar acsada doğalgazı evler ısınmıyordu. İremede cok kalın kıyafetler gotürmedim aklım buralara gıttı. Orda kalın kalın esofmanlar aldı teyzesi kızıma. lahana gibi oldu kızceğiz orda.. ee okadar gıydırıncede sısko gozuktu mıllete çok guzel olmuş dedıler....
işte sonra donduk sayılı zaman cabuk gectı ve geldımızde buranın kupkuru havası benım ciğerlerime yapıştıkı ıremcık daha da kotu oldu ıyleşemedi uyumadı tıkandı gecelerı ...ılaçları ısrarla kullanmaya devam ettım cumaya kadar... Ancak cuma günü çaresiz gene alıp tekrar dr. goturdumde boğaz enfeksıyonunun devam ettiğini soyledıler. burunda fış fışş bende gecıcı bır kaç ılaç aldım. durumunda gelışme yok hala... pazartesı unıverste hastanesine gotürüp bağışıklık sıtemının neden bu kadar hassas olduğu ve neden hep hasta olduğu ile ilgili bir araştırma yapılıp buna gore ılaçlara devam edeceğiz. neticede yüzüm bir güldü istanbula gıdıyorum diye ama iremin bitmeyen hastalığıda ayrı bır ağlattı yani...
zaten geldiğimde beri biriken çamasır ve ütü furyasını hıç anlatmıyorum zira geçen pazartesiden beri yıkayıp ütülüyorum.
şimdi ayın 19 da bizim kızın doğum günü şöyle komsuları felan çağırıp bir doğum günü yapmayı düşünüyorum kafamda onun senaryoları var bakalım...
annemle kardeşimde ayın 21 de gelıp 20 gun bende kalıcaklar ohh cok mutluyum heyaaa..
ozaman kadar kışda epey gecmış olur bende bahara aşığım sevmıyorum yazı kısı napıyım yaaa...
sonbahar desen ayrı trıp en guzel mevsım bahar....
resımlerı aktarıcam ırem saclandı sormayın bırde yuruyor sallana sallana paytak paytak duşucem dıyee de felaket korkuyor...
banada adımı soyluyor cok ıstedım bunu babasına yapsın dıye hatta zuzumerın adını bınkez takrarladım yanında banada anne desın onu kıskandırıyım dıye ama tersı oldu ben annemlerdeyken herkez adımla cağırınca oda çağırdı ve benım hain plan ters teptı şımdıde kızıyorum bana anne de diye ama demıyor artık vazgectım ben ona anne dıyorum napalım...

Yorumlar

Mon Petit Chou dedi ki…
İstanbul seyahatiniin güzel geçmesine sevindim. insanın sevdikleri ile bir arada olması kadar güzel bir şey var mı? ben de ailemi o kadar çok özledim ki, kaç aydır göremiyorum. gurbette olmak çok zormuş.
çok geçmiş olsun
sevgilerle,
cavidan dedi ki…
canım gerçekten senin için iyi olmuş bu seyehat. ayrıca kızım olmadan asla benzetmesine bayıldım. alemsin valla. demek bibercik 1 yaşına girecek ha valla aylar nasıl geçiyor bi dönem forumlarda hafta hafta gelişimlerini yazıyorduk minşlerin. çok öptük.
YAMAN EFE dedi ki…
İstanbul özlemini azda olsa gidermene çok sevindim,ailenle hasret gidermen zaten çok hoş olmuş.Bu arada cinbiberinin hastalanmasına çok üzüldüm.İnşallah şimdi daha iyidir.Haklısın istesekte istemesekte yaşadığımız şehire alışmak zorundayız yada bulunmak zorundayız...
Belkıs dedi ki…
Seyahatine çok sevindim. Çok ihtiyacın olduğu besbelliydi bu seyahate. Umarım tekrarı kısa bi aralıkta olur :)
Sevgiler..
biberlieatnes dedi ki…
valla cavidancığım haklısın o form gunlerını unutmak mumkunmu... mon petit inşallah sende aılene kavusursun valla cok oluyor ayrılık yaman efe sen nasılsın yazmıyorsun bloga ıyıdır hayat umarım...
belkıs hanım bende aynı fıkırdeyım ınşallah cok uzun surmez ıkıncı seyahatın arası herkese sevgıler...

Bu blogdaki popüler yayınlar

ben kefenimin rengini çoktan seçtim

ACISIN KALBİN

bir tırtılın hikayesi