insan olmak ne zor şey

yalnız geceler beni bu gidişle ya şair ya yazar yapacak.. keşke beynim den akanlar yazıya bir çırpıda dökülse o zaman daha anlamlı geçiyor sanki sinerji..
sen insan olmak ne zor şey bilir misin...insan gibi insan olmak deniz kıyısında ölen bir mülteci bebeğinin bile resmine bakıp acı çekmek, kıyamamak baktıkça içinin yanması ... her günü yalnız geçirmeyi, aitlik hissi arayışıyla uyumayı, rüyalarında evinini bahçesine meteor düşmesi  ve o düşen meteor sıcaklığında yanmamak için evinin odalarında kaçarken uyanmayı...
korkmayı bilir misin. yaşın 35 olsa da  aman hayat bana 3-5 diye yaşamı tiye almayı ve ne yaparsan yap baktığında saçlarının arasında giderek çoğalan beyaz teller, çıkan dip boyan dan sana el sallamasını ve gülerken gözlerinin etrafında her geçen gün daha çok beliren kırışıklıklar. olgunlaşmak bu kadar zor muydu. hayat böyle bencil miydi.
büyümek böyle zor muydu...ve her şeye rağmen bu kadar bencil hayattan bir şeyler almak eksilmemek adına, güçlü olmak,. evin direği gibi dimdik ayakta durmak ne zor .bazen bir bilsen. bükülse de belin  yorulsa da zihnin uyumamam lazım biliyorsun.
hayat uyursan ölürsün şeklinde...
Malesef deneyim anlatmakla olmuyor. buraya yazdıklarım deneyim olsa çocuklarıma... ama hayat çağın en değişken ve hızlı moda tüketicisi... o öyle hızlı tüketiyor ki onlar benim yaşımda neye üzülecek merak ediyorum.insanlar şu zamankinden daha soğuk daha bencil daha insan olmayı unutmuş ve robotlaşmış halleri hayal bile edemiyorum. benim sevmeye açık koca bir kalbim ve kocaman kanatlarım var. öyle ki kendimden yaşlarca büyük canım arkadaşım annesinin bitmeyen ağır yasını anlatırken gidip onu evime alıp ona bile annelik yapacak kadar. ben düşene el uzatırım kalksın diye ama nedense kanatlarım yanıma düşmüş ... kendimi mutsuz hissediyorum bazen ...,yalnızlık bana hiç iyi gelmiyor. ben ne zaman yalnız hissetsem aslında o zaman eksiliyorum kendimden...içim acıyor ve seni daha çok özlüyorum. ben ne zaman yalnız hissetsem ait olamıyorum bu dünyaya.. ben ne zaman yalnız hissetsem yazıyorum..bazen seni bazen bizi.. yürek buruk  kader utansın vatan sağ olsun öyle değil mi?

tarihe bir not:Çınar 1.sınıf oldu.ama hiç mutlu değilmiş. Ablası oryantasyon haftasında okula gitmiyor.bana dedi ki sen hiç tek başına üstelik sıcaktan ayakkabıda ayakların pişerken ve ablan yokken okula gitmenin ne demek olduğunu biliyor musun....
bilmiyordum ne diyelim...

çünkü bizim zamanımızda oryantasyon diye bir kelime bile yoktu.o çağın modası ile icat olmuş hayatımıza girmiş tuhaf durumların adı....
geçecek oğlum geçecek bir gün adam olunca hepsine güleceksin...
ancak anne olarak büyümenize sevinirken ileride aynı hızla yaşlandığınıza nasıl dayanır yüreğim bilemiyorum...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ben kefenimin rengini çoktan seçtim

ACISIN KALBİN

bir tırtılın hikayesi