Kayıtlar

2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

öyle günler

Benim kopan fırtınalarım vardır. Bitmeyen savaşlarım süre gelen isyanlarım. noktasız cümlelerim ve belkide çılgın olmasa da cani duygular barındıran beynim sen bilmezsin yumuşacıkta bir kalbim.. şimdi gülüyorsun nasıl yani diye sen öyle değilsin az konuşur çok bakar kalp kıramazsın nasıl dersin. sen benim dışımı bilirsin bu anlattıklarım içimde içimi ben bilirim sen bilemezsin ki.. Aslında katı görünür yüreğim bilsen bir müzik le bile dağılır, burnumun direği sızlar da ben belli etmem. ağlarım içten içe göstermem gözyaşımı sevmem ulu orta yanaklarımdan inmesini gözyaşlarımın. Annem belkide göstermedi bize göz yaşını ondan öğrendik heralde ağlamak zayıflık gibi geldi bize. Göstermedim göz yaşımı kimseye ağlamadım mı çok ama hep yalnızken ne gerek vardı başkasını üzmeye dedim. sonra konuştum hep konuştum her şeye konuştum ama sen duymadın çünkü sesi yoktu cümlelerin. bir içe konuşmadır aldı gitti baktım söylenmeyi geçti sohbet oldu kafamdaki sesle konuşmalar...Bazen güldük bazen kı

ben bilmem

 sevmiyorsam sevmiyorum ne yapayım... ben bilmem alı mora bakıp motive olmayı karaysam karayımdır.  olduğundan başka görünmek öğretmemiş analarımız bize bunları.  Neden nasıl öğretidir bu ya.. lükse hayranlık duyarız ama lükse sahip olmaktan korkarız. Aman söyle derler diye toplumdan kaçarız. Biraz pahalı bir araba aldık herkes şaştı kaldı. Sizde para çok galiba dediklerinde gülüp geçmek yerine yada evet çok deyip kapatmak yerine açıklama yapma ihtiyacı duymak bu söylenişten rahatsız olmak lükse kendine yakıştırmamak neden... kızım paraya değer verme para elinin kiri para ya tapma diyen bir nesilin evladı olmak mı? nasıl ezik büyütülmüşüz be anemo,,, neydi bizim eksiğimiz daha iyilerine sahip olmayı gereksiz gördük sayende bizi hep bir melankolik hep bir drama ile büyütmek neydi oysaki daha iyilerini hak ederken .. şöyle geripde göğsümüzü diyemedik yaptık oldu. Çıtaları yükselttikçe gözler büyüdü biz suçlandık halbuki naptık çalıştık kazandık hak ettik yedik ama yakıştıramadık b

ben kefenimin rengini çoktan seçtim

öyle bana göre değildi yalancıktan mış gibi yaparak yaşamak. ben rol yapmayı bilmezdim. Zaten en çokta dürüstlükten kaybetmiştim ki şimdi ne diye bu yaştan sonra geri adım atacaktım. ben kefenimin rengini baştan seçtim MOR ve öyle delice sevdim seni..(alıntı) şimdi tüm hayat didişmeleri biter de tam düzlüğe çıkınca keyifsizlik içindesin ya bu hep fazla konfordan oluyor demek ki zevki sefa fazla geliyor kendimi hiç bu kadar yetersiz ve keyifsiz hissetmedim. eleştirilmeyi sevmem kim sever ki yapıcı olmayınca eleştirilerin ok gibi battı bana bu kadar da kötü değilimdir aslında ben ama sen anlamak istemeyip çuvaldızı hep bana batırdın seni değersiz görsem paranın hesabını bil diye niye kendimi parçalarım seni niye bu varlığın içine sokayım niye çalışıyım sana destek olayım niye akşam yemeğin hazır sıcak evi ayaklarına sunayım. ben bilmez miydim keyfimce yiyip gezmeyi har vurup harman savurmayı ben bilmez miydim paket servislerin eve yol etmesini ben bilmez mıydım temizlikçi

İŞTE TAM OLARAK BU YAZI ANLATAN

Resim
stats

dünya muamma

>zor yaz diye bir şey var mıdır bilmiyorum. benim bu yazım çok zor geçti. bu sene yaşadıklarım beni öyle büyüttü ki.. işte dedim daha dur neler göreceksin deli gönül... stats vefasızlık dersen burada düş kırıklıkları burada bir garip çöküş desem oda değil ama zordu be çok acıdı kalbim. Hani tabir yerindeyse kırılmasını duydum derler ya öyle kırılldı yarası sızısı anlatmak zor hala içimde acısı.. belkide ben çok duygusaldım. belkide ben çok takıyorum bilmiyorum.. insan her şeyi değiştirir arkadaşını sevmiyorsa görüşmez kocasıyla anlaşamazsa boşanır ama ana babasını kardeşlerini ne yapar biri bana onu anlatsın onlardan vazgeçmek nasıl zordur nasıl vazgeçerler... benim dersimde öyle işte kendimle sustum hep sustum ağladım çok ağladım beni bile bile yapılanlara çok kızdım oturdum düşündüm ağladım ama ne yaparsam yapayım uzak olamadım yüz kararttım gittim yine aynı olmadı be tutturamadık aynı frekansı yapamadık insan gibi tartışıp devam edemedik biz kaç yaşınıza gelmiş insanlarız bi

YA HU

hayat hızlı ilerliyor bense koşuyorum peşinde... dedim ki dur!!! koşma!!!mecbur değilsin koşmaya... Dünya yansa çok çok sende yanarsın onunla götürecek bir yorganın mı var öbür tarafa. Deli gönül neyi özler durursun Acınacak dostun cananın mı var Dünya yansa yorganın yok içinde Harab olmuş evin dükkanın mı var Kendi cihanda bak sen keyfine Kulak asma halkın hayfa hayfine Tamburuna kemanına define Sen de katıl neyde noksanın mı var Şu kırk yıldır senin daran alındı Suratına yüz bin kara çalındı Nasıl olsa bu bokluğa dalındı Neyzenden de büyük isyanın mı var @kuan-var işte bu kadar gönül dahası yalan şimdi bırak zamanla yarışmayı ne de olsa o kazanacak her şekilde sen an da kal da yavaşla yeter dedi içimde ki ses.. üzülme gam etme otu boku ..değmeyecek insana dert anlatıp boşa hayıflanma 3 günlük dünya sen ne yaparsan yap geçecek geriye baktığında güzel şeyler hatırlamak için güzel yaşa zira akıttığın gözyaşını hak etmeyecek kimse sen bir yelsin gelip geçeceksin şu dünyada

HEP Mİ TÜKETİLİR BE

tabi değişeceğiz dünya değişirken biz de onla döne döne değişiyoruz. Aslında hepimiz birer uzaylıyız ya hani değiştikçe uzay bile yetmiyor biz yaratılmışlara.. Hemen tüketiyoruz her şeyi sevgiyi insanları arkadaşlıkları.. karşılıksız sevene aptal karşılıksız yardım edene enayi deniyor çıkarsız ilişkiler sorgusuz yürekler neredeyse yok denecek az kaldı. ve aslında nefsine yenik düşmüş alemi nefsine tercih etmiş birer yaratık haline geldik. insan demiyorum çünkü o boyuta gelen yok iki ayaklı vahşi acımasız yaratıklar olduk.ne çabuk unuttuk Yaradanı sevmeyi yaralıdan dan ötürü saygı duymayı ne çabuk unuttuk karşılıksız sevmeyi ne çabuk unuttuk emeğe saygı duymayı ne çabuk unuttuk o güzel insanları.. Hiç mi olmadı seni seven be kulum kimse yoksa ben varım dedi yaradan sen nasıl ihanet ettin geldiğin o yerlere.. Hayat sevmekle başlar ey güzel kalp iyilik ve dürüstlük için çarpmayacak san dokunmayacak san iki güzel yüreğe çırpınma içimde o'zaman... Sen bana tertemiz gönderildin. Ben vicd

KAFAM DAĞINIKSA aslında 2018 ekimde yazılmış ama taslakda kalan post yayınladım seni

çalışıyorum ama ne yaparsam yapayım aklımda hep aynı şey blogger şifrem neydi. sanki bir yazsam her şey sıraya girecek huzursuzum yazmak istiyorum illaki unutmadan yazmak bir yerde kalsın şu anki duygular düşünceler bir yerde lazım olur demeler illa olmalı ama sonunda 2 ay sonra başardım tekrar girmeye bir çay alıp başlayalım o zaman... evet işte geldim buradayım son zamanlarda ofisimi taşıdım. şifa mahallesi girişte bir kebapcının üst katındaki daireye geçtim 2+1 çok güzel bir daire hani otursan ev olur öyle.. o dükkanı severdim sanki ilk göz ağrısı her şey orada başladı ya ani bir şekilde karar verip buraya geçmek beni de şaşırttı. Her şey olup bittikten sonra vay be ne çabuk oldu her şey demeden edemedim. Ama yalnızlık hem iyi hem kötü geldi. öbür tarafta ayda 1 müşteri kesin gelirdi ama bur da daha 1,5 ay oldu siftah yapamadım. Bu biraz moralimi bozdu. Dükkanım bereketi orada dahamı iyiydi diye düşündüm. Sonra taşınma masrafları derken açıldım maddi sıkıntı çektik çekiyoruz.

tatili gelenler

Resim
Bu nasıl Nisandı anlamadım. Belkide her zamanki gibi de bu kış bana uzun geldi bilmiyorum. Ama çok uzun bir kış olduğu kesindi. Zor geçti be sınandık sevdiklerimizle inşallah verebilmişizdir o sınavları bilmiyorum ki... Yoruldum be ruhum çok yorgun bir kısa mola deyip hani perdeyi çekip önce bir tembellik molası ardından bir gezme isteği var içimde... bol denizli bol yeşilli memleketler gezip gürül gürül Çağlayan suların sesini dinleyip yüzümü güneşe dönmek ve o güzel havayı ciğerlerime çekip yaşadığımı hissetmek istiyorum. Biraz mola demek istiyorum .Hayat...olur mu?  Annelik sen evde kal, hanımlık sende patronluk al ofisinde kal ben bırakıyorum biraz bu rolleri KENDİM olmak ve bir bavul ile çıkıp o yola sadece ben olarak her Şeyi arkada bırakıp bir gezmek istiyorum. Tabi o 14 yıl önceki ne baba  ne komiser olmayan sadece ZUZUMER var mısın sen ve ben güzel olurdu be...KEŞKE  hollanda bileti aldığın gün gibi bir supriz daha yapsan bilet aldım suraya gidiyoruz vaavvv stats Ama işte ha

önce beyninizi filtreleyin bırakın kadınlar gününü

belki hoş olmayacak bugün burada yazacaklarım belki dokunacak bir kaç okuyana ama doğrusu bu...Kadın olmak ne zordur bazı ülkelerde üstelik dünyada seçme ve seçilme hakkını kadınlara veren ilk ülkelerden olarak.. bugün kadının yeri ve kadına bakış maalesef çok vahim. Erkek egemenliğinin hüküm sürdüğü güzel ülkemde kadınlar ikinci sınıf vatandaş olarak muamele görüp maalesef Anadolu da evin öküzün den daha kıymetsizdir. Bunu bu hale getiren ise yine biz kadınlarız. Okutun çocuklarınızı bilhassa kızlarınızı... Eğitin okutun ki bizler toplum olarak ilerleyelim. Bu toplumun evlatları olan erkeklerde biz kadınların ellerinde büyüyor. iyi çocuklar merhametli dürüst bireyler yetiştirin ki kadına saygı duymayı bilsin. Biz en büyük kötülüğü yine kendimize yapıyoruz. bazılarının mutluluğuna gölge oluyoruz bazılarının işine bırakın birbirinizle uğraşmayı...bir olun... o yanlış yetişmiş kötü ellerden çıkan pis nefisler değil mi seni bir anda yerle yeksan eden tecavüz sende şiddet sende kahır send

Kadının Adı Yok / Sıla

Resim
stats

bir sebebi olmalı yaşananların

gülümseyerek bak her sabah doğan güneşe o doğuyorsa bir sebebi vardır ve her akşam uğurla o güzel günü sevgiyle ve şükranla sana bir günü daha bahşeden Yaradana... Sakın ha sitem etme hayata bazen olumsuz olursa yaşadıkların niye ben deme vardır her şeyin bir sebebi bunu bil.. sen kabul edip neden bunu yaşadığını düşün. acaba bu olaydan nasıl bir ders almalıyım ki bunu yaşıyorum. çünkü doğru dersleri alana kadar onları yaşatacak hayat sana... o yüzden isyan ve kin öfke ve fitne seni ve ruhunu zayıflatacak. O kötü duygular içinde kavurursan ruhunu; sadece bir kısır döngü içinde kalbini yoracak zihnini boğacaksın. Bazen derin nefesler alarak susmalı insan bazen içinde kavrulduğu sorunun dışına çıkıp seyretmeli. O sorunu bir başkasının derdi gibi dinlemeli kendinden sonra acaba niye böyle oldu demeli. Öfkeyi kini bırakıp siniri isyanı bırakıp çözüm aramalı. Yaradana demeli "ben nasıl çözeceğim""nasıl çıkacağım bu durumdan" o büyüktür bir yol elbet gösterir.  Önemli o

cehennem iyi niyet taşlarıyla örülüdür.

"sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin demiş" Nazım ne güzel demiş ama onlar o zaman biliyormuş biz hala bilmiyoruz. mutluluk öyle bir resimle anlatılacak şey değilmiş. o tuvallere sığmayacak kadar güzelmiş.. Kiminin özlediği dostu sevgilisine kavuşması kimin masumiyeti kimin yardımseverliği kimin insanlığında saklıymış..Şimdi ben sana yüzlerce deneyimi anlatayım yanlış yapmaman için yüzlerce öğüt verebilirim kızım ama biliyorum ki bunlar benim doğrularım ve sen onlarla ile büyümemelisin en fazla tavsiye olur benimki ama oda bir yere kadar bu hayat senin ve sen bulacaksın doğrularını yanlışlarını.. biliyorum iş arsı söyle iki satır çaktırmadan yazdığım içinde yanlışlar imla kuralları hataları gırla ama hiç yapamadım Türkçeyi biliyorsun umut bana çekmiş kafa basmıyor Türkçe'ye ben öyle içimden gelmiş dökülürken düşünemiyorum noktayı virgülü affet ama anladım ki bu bloğu senin için tutuyorum aslında umut okumayı sevmez o zahmet edip okumaz ama sen okursun sıkıldıkça