Kayıtlar

2008 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

bana bir masal anlat baba

susuyordum yine yutkunarak susuyordum.boğazıma takılan düğümler gırtlağımı sıksa beni boğsada susuyordum gülümser bir ifade var yüzümde yine maskelerimi çıkarmıştım sandıktan. maskemin ardında ise ben küçülüyordum o maskeye kul olmuş hzurusuzluğumla huzursuz etmemek için etrafımı maskeye muhtaç olmuştum ağlamak bile zor geliyordu. içimdeki aitlik duygusu beni çekiyor alışamıyordum ait olduğum yerler değildi buralar..düşlüyordum buram buram denizi buram buram yosun kokusunu eminönünü boğazı balık ekmek kokan vapuru martıları sahili rüzgarı bile değişik istanbulu... hayat bu kadar zor olmamalıydı.ama neden mutlu olamıyordum mutluluk zıhınde bitiyorsa ben zihnime neden soz gecıremıyordum her şaka yaralıyor her söz yıpratıyordu benı... off lar coğalıyor cumleler uzun offlar ile bitiyordu. ailemi çok özledim babamı baba evimi...guryabaniler var sankı etrafımda uzerıme yuruyor gıbı kanım cekşliyor kımı zaman yorldum artık dişlerimi sıkmaktan anlaşılamadığım ve anlamadığım ınsanlar ıle sohbet

geldik çok şükür...

Geldik; yaklaşık 20 kg genleştiğimiz için ankaradan geldik ama ne geldik neler çektik bu kısmı bir ben, bir allah, bir de zuzumer bilir heralde..... sonrası bavulların eve yerleşmesi kirlilerin yıkanması temizlerin yerleşmesi sığmadık resmen koca eve daraldım bunaldım bu kısmıda bır tek ben bilirim heralde... zuzumer geldiğimizden beri iş hayatına hızlı başladı... maçları çiğköfte partileri eksik olmuyor beyefendinin maşallah..dolayısıyla genelde akşamları geç gelen adama ayar olmuyor değilim..neymiş iş icabı çokta yedim ya neyse...dur bakalım .... irem beni çıldırtırıyor bu aralar işi gücü yürümek olan küçük hanım bütün gün istiyorki elinden tutuyum ve evi adımlayalım...Ancak bu işlemi acıyıp üzülüp yapsanızda öyle yarım saatde falan bitmiyor. Döne döne aaynı odaları belki 10 15 kez girip çıkıyoruz sonunda iki büklüm olup yorgun düşüyorum o yorulmayıp niye oturduk diye ağlıyor yerlere yatıp ağlıyorum üstüme cıkıyor kalk diye karnımda hopluyor... yine kalkıyoruz yine yürümeye başlıyoru

feridun düzağaç beni bırakma

arabamız yapıldı

Aslında bende şaşkınım bu duruma... Türkiyede böylesine kolay halledilirmiydi işler yahu... arabayı e-bebek firmasından almıştık ve ankara e- bebek servisine bıraktık garanti evrakları ve faturaları yanımızda yoktu. Bulabilinirse onlar faturayı ekleyecekti ayrıca havaalanında verılen tutanak da yanında eklendi ve arabamız servisine gönderilmek üzere cumartesi bırakıldı. Bugün telefonla pusetiniz yapıldı gelin alın dediler. içimden kesin olmadı diye düşünürken... olmuş üztelik başka ufak problemlerimizde halledilmiş bir şekilde aldık.üstelik 5 kuruş ödemedik. Ücreti puseti yapan firma havayolları şirketinden alacak aman allahım bu ne güzel bir durum.cok seviindim ve müşteri hizmetlerinin böylesine duyarlı olması ve bızleri mağdur bırakmamasından dolayı burdanda mağazaya teşekkur ederim. onun dışında dişçiye gittim 4 dolgu yaptırdımkı imanım gevredi resmen. iki eski dolgu değişti ve iki yeni çürük...Aslında çürük dişim yok sanıyordum. ama hamilelik ve doğum dişlerimi fena yıpratmış dişet

ankaradan haberler

efendim geldik geleceğiz derken bir haftayı gecirdik bile.... Hava son günlerde diyarbakırda çok puslu olunca acaba uçak kalkarmı diye zuzumerim 3.5 atarak akşamı bekledi... işte allahın hikmeti sabah puslu olan hava öyle bir açıldı ki güneş bile çıktı. Netice de uçak zamanında kalktı ve biz uçtuk. Ancak ankaraya iniş yapacakken kar fırtınası içine girdiki uçak hayatımın en kötü 5 dk.oldu. Resmen kulaklarım basınctan patlıycaktı. O kadar çok ağrıdı anlatamam. bu sürede iremi hep emzirdim o birşey anlamadı durumdan. Zuzumer ise midem bulanıyor dedi . Hepimiz çok etkilendik.Hala kulaklarım çınlıyor ara ara nasıl gecer bu durum bılemedim... zira indiğimizde asıl şok bebek arabımızı alınca yasadık. Çünkü arabamız yükleme sırasında düşürmüşler ve sağolsunlar kırılan parçayıda içine koyup ankaraya göndermişler. Elimize alınca araba iki parcaydı, teker elde kaldı. ilgili hava yolları şirketine hasarlı bagaj için rapor tutturduk. zira rapor tutan kadın sanki biz kırmışız gibi ters davrandı.

haste olduk

efendim her bayram hasta gecirmek gibi bir marifet edindim. Zira son 3 bayramı hasta geciren ben bu bayramda grıbal enfeksıyon sonucu burun akıntısı ve kırgınlık ile evde istiratteyim. Ama tek hasta ben değilim kızımada bulaştırmayı başardım. Doğrusu bu durumdan çok üzgünüm dün sadece burun akıntısı ve ara ara oksuren kızımı alıp ilerşemeden dr. götürdük. grip başlangıcı denip bununla ilgili soğuk algınlığı surubu verildi ama bu gun burnu akmasada bir osruyorkı ciğerler dolmuş sankı içten içten hısır hısır gelıyor sesler... ne olacak bu işin sonu bilemedim. tekrar dr. goturmem gerek sanırım. allahım bırde ankara zıyaretımız varkı tamda sırası oldu bu hastalık ....artık sımdıden ben herkesın kurban bayramını kutlayım benım cın bıberım malum cok huzursuz ondan yazamayabılrıım... herkese şekerli bayramlar

temizlik şarkım taktım buna bu günlerde

No english title - video powered by Metacafe

imdat gayret geldi...

evet gayret geldiki ne geldi.. herşey pazar günü başladı önce zuzumer ile halı ve koltuk olayına giriştik bu beni kesmedi üzerine 7 camdan oluşan evimin tüm camlarını sildim. herbiri eşşek kadar olan camların kendi içinde oluşan 12 karelik doğramalarına ayrı sınır oldum sılmeme engel oldundan kahrettim...gayret dediki perdeleri yıka hadi allah tüller güneşlikler yıkandı.kosla tül bir işe yaramıyormuş ,.hepsi kırış kırış cıktı birde narinde sıktık düşünün yani...gayret ütüle dedi tüller ütülersin ütülemezsin derken hepsını ıkı gunde yaptım cam sılmek ve ütülemek tülleri...sonra gayret susmadı bak mutfak bağırıyor benı yıka diye gıt temizle dedi... aldım elıme clıtbangi başladım silmeye ilk defa böyle büyü k bir mutfağım olduğu için üzüldüm sildikçe büyüyordu sanki genleşiyordu mutfak... temizlık yaparken zıhınde deterjandan açılıyor sanırsam eskılere donuş gelecek hayaller bırbırını kovaladı kah gulumseyen yuzle lavabo o,i vdum kah ağlayarak fayans sıldım sonunda kurtuldum gayret gitti

biri bizi gözetliyor...

Bu aralar Internet dünyasına msn’e ve görüntülü konuşma olayına kısacası teknolojiye takığım. Hem de öyle böyle değil. Evet teknoloji iyi bir şeyde abartmamak lazım kanımca… Benim aile ve zuzumerin ailesi bana Allah Allah illallah dedirtti sağolsunlar… önce olmadık zamanda veya saatte arıyorlar sonra illada internete bağlanıp iremi görelim diyorlar. İrem ise fazlaca hareketlendi. Bir dakka aynı yerde tutmak nerdeyse imkânsız. Durum böyle olunca; biz alıp alıp ekran karşısına koyup bin bir şaklabanlık yapıyoruz. Kızımıza hadi yavrum çirkin ol babaannaye dedeye ananeye teyzeye amcaya velhasıl çocuk iyi ki çirkin olmuş yedi sülale görmek istiyor. Dahası ekranda kızın eline mendil verip halay çektirmeler mi, elinden tutup bakın nasıl hızlı koşuyor, yere bırakıp aha da asker gibi sürünüyor diye çocuğa olmadık işkenceyi yapıyoruz. Büyüdüğünde tüm bunları anlatınca sanırım benden ve sülalesinden nefret edecek neden beni maymun ettiniz diye… Aslında maymun olan o değil biziz… Anne ve babası ol

uyku girdi bedene...

evet bızde 1o aylık kontrole gıttık bır ayda o kadar ıstah acıcı surup ve ek vıtamıne karşılık 400 gram kılo almış ve 2 cm boyu uzmış yani dr.soylemesıne gore ortalamanın %25 altındaymış hala..tabı zamanında yemedı hastalıktı derken bır açık oluştu ve bunu tamamlamak su sıra zor gozukuyor cunku dr.soylediğine göre 3 diş daha yoldaymış geldım gelıyorum seklındeler bende farkındayım ınşallah çabuk atlatır kızım bu donemı....Ben uzunca bir hafta hiç bir şey yapmadan geçirdim ve bugunde yine büyük yaş gurubuyla olan günümüze gittik yine bir sürü yemek vardı yedik.ama aklımı karıştıran diş buğdayı oldu. ben ocakta annem gelince yapacaktım ama burdan bir bayan bana diş buğdayı bekletilmez cocuğun dişi çıkınca onu yapıp dağıtılırki dişi kolay cıkarsın bu buğday işini eğlence olarak görme dedi. evet bir batıl inancı dile getirdi bayan ama aklımda karışmadı değil hani...ay yazarken uyku bastırdı bıraz kestıreyım bari..bu fırsatlar her zaman ele gecmez benım gece kusu biber hanım sabah 4.5 kalkt

biberim 10 aylık oldu

Resim
ah benim biberim , cin kızım, kuzunazım... ah.... benim dünya telaşım arasında öyle çabuk büyüdünkü sanki 10 aylık bebek değilde genç kız oldun gözümde oyle değiştin bu kadar cabuk büyümek zorundamıydın sen meleğim... oysa daha çok yaşamak isterdim doya doya bebekliğini şimdi düşündükçe kızıyorum kendime sanki çok vakit ayıramadım gibi geliyor ev işiydi taşınmaktı derken... halbuki senın iiçin işten cıkıp 24 saat senle olduğum halde doyamadım sana bu ne garip duygu... annelik delilikmiş anladım ve senle deli olmak gibisi yokmuş... benim hayatımın orta göbeğine 28 yıl sonra gelip oturdun ve benle beraber babanın babaannenler annaanenler herkesin gözbebeği oldun... bu kadar zaman sonra gelip bunca ınsanı hayran bırakmak nasıl bir duygu bilmemiyorum ama biz ailecek kafayı cin biberimizle bozduk..bize evlat duygusunu yaşamayı nasip eden allahımıza binlerce şükürler olsun inşallah herkes tadar bu duyguyu..evlat sahiibi olmak apayrı bir şeymiş çünkü bizim zuzumerler evliliğimiz biberimiz olm

...

bu gun yine sıyırtık kalktım yataktan fazlaca cındırıklı düşündüklerim beni korkuttu düşüncelerim beni çıldırttı yatmakmıydı çözüm uyumak geçirirmiydi herşeyi bilmiyorum uyumadım elime aldım bilgisayarı sümüklü böcek gibi hem burnumu cektım hem dinledim hem yazdım. evde herşey her yerde ben bir yerdeydim kızım uyuyor iyiki bu halimi görse korkardı heralde... No english title - video powered by Metacafe

bugünde akşam oldu

İlgili aramalar: bugün - de - akşam - oldu - barış

son haberler...

> Koşuyorum ama yetişemiyorum hayata yapılacak onca iş arasında nasıl vakit buluyorlar blog yazmayaI düşünüyorum. Gerçi bir dönem bende yazdım. Kafaya takılınca yapılıyor. Aslında yazacak çok şeyim vardı hatta dün gece yatakta bile düşündüm şöyle şöyle yazayım diye…. Şimdi aklımdan uçtu sanki hepsi… Hasankeyif de geçen hafta felekten bir gün çalıp çok eğlendik. Hele de Ramazanın yerinde yediğimiz yemek harikaydı mağaranın içinde vadi manzaralı bir yerde oturduk..eee hazır buralara geldik gap alanını da gezelim değil mi??? Ancak yollar çok ıssız arada tırsmadık değil bir kurşuna yada yolumuza çıkacak ansızın birilerine karşı… neyseki kazasız belasız gittik geldik ağız tadıyla… Apartmanda sürekli görüştüğüm arkadaşıma lojman çıktı. Aslında çok uzak değil 500 mt. bile var yok gideceği yer ama sıkılınca zırt diye gitmek varken bu durum iyi olmadı. Koca bir haftada yaptığım en iyi şey saçlarımı kestirmek oldu. Kısacık küt kestirdim oh çok mutluyum o uzun saçlardan kurtulduğuma her yere d

hasankeyifde keyifli bir pazar

Resim

çıkacak çıkacak diş çıkacak....

Evet çıktı çıkacak oldu olacak derken bizimde dün dişlerimizden sol alt dişi patladı… ancak kolay olmuyormuş bu diş hengabesi….Uzun zamandır geceleri ciddi uyku sorunları yaşıyoruz . Bende bu durumu dişe bağladım ve son iki gündür calpol veriyorum geceleri. Ama çok da ilaca alıştırmak istemiyorum. Fakat ilacı alınca uyuyor birkaç saat vermelimiyim bilmiyorum??? Üstelik üst dişleri de sanırım yakında çıkacak üst damağı öyle şişmiş ki benim canım acıyor görünce… Ee tabi kızımın ilk dişini görünce de hediye almak bana düştü ama dünden beri düşünüyorum bulamıyorum ona özel bir şey almak istiyorum ne alsam acaba… Onun dışında burada aynı apartmanda aynı yaş grubunda birkaç arkadaş edindim zaman zaman kafam dağılsın diye görüşüyorum. Ama çok da çekilir sohbetleri var desem yalan olur… Kadınların dünyasını yani ev kadınlarını anlamak zor…önce bir kahve içelim diye çağırıyorlar bir gidiyorsun sen hariç tüm apartman var kahve çaya dönmüş yanında dolmalar mı dersin kısırlar kekler poğaçalar kura

inadına inadına

burdayım efendim...kapanan bloglar her ne kadar beni önce boşluğa düşürse ve devamında yazma hvesimi ve ilham perimi elimden alsada döneceğim eski formuma biliyorum.çocuğum hala ve daha azgınlaşarak gün be gün canımı okusada eşim hiç evde olmasada ben kafayı her gün binkez yesemde yaşıyorum inadına...ve diyorum kı yaşamak lazım inadına inadına ama illede inadına yaşamak lazım...ayrıntıları en kısa surede girebilmek üzere hoşçakal bloğum..... not:kızım çıldırdı lafı uzatamıyorum.....kızından magdur blogcu
İrem’i dr. götürme başarısını sonunda gösterdim .Hemde tavsiye edilen dr. hanımla tanışmış oldum. Cerrahpaşa mezunu mütevazi dr. ile ıkı gun sonra yıne görüşeceğiz. şimdilik tahlil verdi bize çok konuşamadık tahlil sonrası yorumlarına gore bende ona devam etmeye karar vereceğim. Pek bir şey anlamadım henüz… Ama götürdüklerim arasında en iyisi gibiydi… İrem tabi ki az kilo almış ve hala ortalamanın altında..Dr hanım bunun ilk geldiğimiz zaman geçirdiği rahatsızlıklardan kaynaklandığını söyledi yani her hastalık bir gerileme demek oluyor. İrem de 3 kez üst üste hastalanınca gelişmesi durmuştu normal olarak…şimdide iştahsızlığı olduğu için az kilo alıyor.Reklam ile yemek yedirme konusunu da tahliller sonrasında konuşcağız.Dr hanım bana kahvaltıda bebek bisküvisi kullanma ekmek içine peynir yumurta sarısı koyup ver dedi. Ama ben İrem’in ağız tadını tatlıya alıştırmışım bugün yaptım yemedi. Aslında en başta ilk zamanlar kahvaltısına pekmez ekliyordum. Pekmezi şimdi meyve püresi ile yediriyo

bu günümüz dünümüz...

Dün güne gittim. Ama çok eğlenceli değildi. Birazda üzüntü ve muz kabuğu (hayalkırıklığı) vardı aslında… çünkü güncü arkadaşlarım benden yaş olarak yaklaşık en az 5 yaş büyükler en çok 10- 15 arası değişiyor. Hepside erken evlenip boyunca çocuk yapmış. Ben ireme yemek yedirirken ve bakarken hep ”ay biz nasıl büyütmüşüz” diye bana bakıp işimin zor olduğundan bu konuları unuttuklarından bahsettiler. Bende unutacak mıyım bir gün bu günleri yani… Derken hamileliğim geliyor aklıma aslında düşündükçe hatırlıyorum hamileliğimi ilk doğum yaptığım zamanları İrem’i ilk gördüğüm anı evet daha şimdiden unutmaya başlamışım bile…böyle dönüp düşünmek garip geliyor sanki o anları doya doya yaşayamadım gibi geliyor..bazen o anlara dönmem istiyorum tekrar belki 1 yıl sonrada bu anları düşüncem ve yazdıklarımı okuyunca çok isyan etmişim onun yerine keşke zevk almayı becerebilseydim demek istemiyorum ama hayattan zevk alarak yaşamayı da şu aralar beceremiyorum. İşte benim eksikliğim burada ba

irem oyuncaktan korkarsa

doğuştan yetenekli kızım....

böyle dudak görülmedi....

gün be gün

Evet bugün de yazıyorum..Allahtan karşılıksız yazıyorum da yazabiliyorum yoksa aha bak ne sorduğuma cevap var nede başka bir şey deyip kızsam okuyanlara formu bir günde silerdim herhalde…Neyse ki sorularımın kaile alınmaması benim şevkimi kırmıyor…. Yazıyorum çünkü aslında kendi çapımda içimi döküyorum…Yazıyorum çünkü geçmişte neler yaptığımı hatırlamak için küçük notlar düşüyorum aralarda yazıyorum çükü kızıma bir hatıra olsun istiyorum…onu ne kadar zor büyüttüğümü ve isyanlarımı görünce umarım bana kırılmaz…. Bugün misafirim gelecek İstanbul dan zuzumerin arkadaşının eşi onlarda bizim gibi buraya cıktı şarkı ve aynı zmanada geldik buralara…onunda 3aylık bir oğluşu var bana gelicekler oturmaya…biraz donuk bir kızceğiz ıkı kez görüştük eşlerle daha önce ilk defa tek görüşceğiz umarım güzel bir sohbet ortamı oluşabilir… Şimdi çamaşırlardan bahsetmeden geçemiycem son makinede su an yıkanıyor kuruyanları kullanmadığım odada kı koltuğun üzerine yığdım sımdıden bır kucuk çamaşır dağı oldu

ne oluyoruz millet.....

evet ne demeli nerden başlanmalı bılemıyorum yazdığım yazının uçmasınamı yanayım.yoksa zırt diye kesılıp adamı ıkıde bır yolun yarısında bırakan ınetrnetemı... bugun burası ohal yeri gibi fırın hariç dükkanlar kapalı arada bır uzaklarda ateş yakılıyor sankı lastık yakıyorlar kara dumanlar cıkıyor bende onları ızlıyorum bazende tv yı ...bu sehıre nasıl alışılır ve sevılırkı...ıkı yuzu var bu kentın ve cırkın olan bu yuzun ne zaman cıkacağı bellı bıle değil....... bende ıcımın sıkıntısı dağıtmak ıcın ıkı kelam yazdım ve yazdıklarım uctu ıkıncı tekrarda yazmak zevklı gelmıyor .... ben bugun evdeydım ve temızlık yaptım 3 makıne camasır yıkadım 2 makıne ıremın kıyafetıydı sımdı dag gibi utu var benı bekleyen.ve yarınada sarktı çamasır trafığı hava soğuk kurutamayınca ıkı makınede yarın yıkayacağım artık 1 haftada ancak bıter bu utu... ya bu bebeklerın camasırlar ayrı yıkanıyor ayrı deterjanla ya ne zamana kadar bu boyle olucek ben merak ettım..bugun ıremın beyazları ılk defa omo ıle yıkadım

yine yalnızlık....

evet sevındik benım zuzunun yenı görev yerı ıle hayat daha kolay olacak dıye ama malesef yanılmışız. Herşey daha cıkılmaz bır karmasa oldu...ben anlamıyorum neden hep yalnızım... Bir şekılde bu evde cocukla yalnızlıktan ya kafayı yıyecem ya erecem derviş mısalı... şahsen ılk sıkka daha yakın duruyorum...kitap okuyayım dıyorum zaman bulamıyorum yaptığım en ıyı sey bıber hanım uyurken ıkı kelam yazmak bloğa başkada vallah bırşey yapamıyorum..Evet diyarbakırlılar neden her cümlelerine vallah ıle başlarlar cok merak edıyorum. ekmek varmı soruyorum bakkala ""vallah yok" su nerde "vallah surda" buraya nasıl gıderım "vallah su yolu gecınce" nereye kadar vallah kardeşim yemın etmene gerek yokkı.....soyle yeter neyse hal boyle yalnızlık olunca kendı kendıme hastalandım ve ıyleşıyorum robınson gıbıyım sankı oyle hıssedıyorum arada...cocuğuda tum gun tek bakmak cok zor oluyor akşama saatlerınde o benden ben ondan bıkmış oluyoruz resmen...babacık gec saatde gelıy

istanbulu düşünüyorum gözlerim kapalı

Resim
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı Önce hafiften bir rüzgar esiyor; Yavaş yavaş sallanıyor Yapraklar, ağaçlarda; Uzaklarda, çok uzaklarda, Sucuların hiç durmayan çıngırakları İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Kuşlar geçiyor, derken; Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık. Ağlar çekiliyor dalyanlarda; Bir kadının suya değiyor ayakları; İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Serin serin Kapalıçarşı, Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa Güvercin dolu avlular Çekiç sesleri geliyor doklardan Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları; İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Başımda eski alemlerin sarhoşluğu Loş kayıkhanelerıyle bir yalı; Dinmiş lodosların uğultusu içinde İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Bir yosma geciyor kaldırımdan; Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar. Bir şey düşüyor elinde

bitmeyen senfoni.....

okuyanlar bılır bayramdada hastalandım ben bırden bır gece mıde ağrısı ve kusma devamında yemek yıyememe ve bağırsak bozulması uzerınden kamyon gecmış gıbı ağrılar ve yataktan kalkamama durumu....işte o dönemde serum ve benzerı dopıng ılaçlar ıle zınk dıye ayaga kalktım ama sanırım bır sorun var cunku hafta da bır bağırsak sorunları yaşıyorum mıdem ağrıyor dun gecede tam oyleydı ağrısından uyuyamadım ılaç ıctım tamda bıberım uyudu bır gece ben sağlık sorunlarndan uyuyamadım..aman zuzumere ıse durttum kotuyum kalk dıye cevap bıle vermedı arkasını dondu yattı.ya eve hırsız gırse evı goturse adamın haberı olmuycak yaaa...... netıcede sabaha kadar cebelleştım kedımle ve sımdı hala aynı durumdayım kemıklerım sızlıyor hıc bır şey yıyemedım mıdemden...aklıma ılk hamıle kaldığım zamanlar geldı ısyerınde yemekhaneye gırıncede boyle kokular gelır yıyemezdım ay nasıl gectı o gunler mıdemın bulanması bıle mutluluk verıyordu hamıleydım cunku ne guzel şeydı o an ıcın ...sımdı duşundumde tekrar hamıl

nasıl anlatsam nereden başlasam...

hayat bomboş ve saçmalıklarla surerken soruyorum nereye gıder bu boyle...hayatta cocuk buyutmek ve evın genel işlerı dışında ne yapıyorsun kendını gelıştırecek dıye soruyorum cevap yok...belkıde kucuk yaşlardan bu yana çalışmak hayatın anlamı olduğundan sımdı evde olup bır şeyler yapmak anlamlı gelmıyor cunku hayat calışınca anlamlaşmıştı.....bunca zaman....çalışsam dıyorum...işe gitsem...İrem cok kucuk dıye kıyamıyorum calışmasam cok sıkılıyorum ıkıncı bır cocuk yapsam kı (olacağıda mechul polıstık overle olarak kıslerım buyuk hızla uremeye devam edıyor ..)devamında dıyorum ulen kızım bırıne bakacam dıye rezıl oldun ıkıncısıne hangı yurekle bakacan...doğurcam dedın bınbır ezıyetle hamılelık yasadın aha duştu dusecek dıye zar zor 8.5 aylıkken doğurdun sımdı ıkıncıye nasıl cesaret edecen...oda yemıyor ve ben kendımı kosede sıkışmış hıssedıyorum bunalıyorum bunaltıyorum etrafımdakı herkesı...buhranlarımla bıbercımı bıle sıkıyorum ve yangın var dıye bağırarak kaçmak gelıyor sık sık ... ka

güle güle babaanne.....

evet bayram geldi gecti ben nerdeyim değilmi????? ben bir bilsem nerde olduğumu arada bır fılmı koparıyorum sonra tekrardan bağlanmak zor oluyor..hayat cok acımasız oyle hızla geciyorkı nerde kalmıştım nereye yetışmem gerek hımmmm dur bakalım dıye azıcık soluklanma ıhtıyacı duyuyorum son gunlerde...ben bu bayramda her bayram olduğu gıbı bır sebebten hastalandım ve bu seferkı sorun sanırım besın zehırlenmesıydı... ıkı uc gun acılar ıcınde emrah mısalı dolandım...zıra guruldayan karnım ve zaten hıc doğru durust calışmayan bağırsaklarım costuu costuu.... soluğu ılk bayram gunu hastanede aldık .serum üzüntü ve muz kabuğu yalnızlık zor ış... bıber kaka yapmış benım serum kolumda ırem serumu cekıyor hortum cıkıyor her yer kan alıp takıyorum hortumu yok durmaz kızceğiz...Serumu bıle ağız tadıyla damarlarıma alamadım ya ben ona yanıyorum... neyse dıyorum en sonunda pes edıp kapattırıyorum serumu ve akşam bır serum daha verılcek dıye ığne kolumda cıkıyorum...eve geliyorum..Derken zuzumer havaal

gören maşşallah desin...

Resim
selam çok şükür bunalımlarımdan büyük ölçüde kurtulmuş durumdayım...beni en çok üzen biberin yemek sorununa kendi açımdan çareyi buldumda ondan sevincim ...inşallah bu yöntem tutar sımdılık ıkı gundur uyguluyoruz cok ıyı gıdıyor... Yukardaki resımler gazi köşkünden eşimin arkadaşları ile Atatürk'ün Diyarbakıra geldiğinde kaldığı evi ziyarete gittik .Müzenin etrafında da çay bahçeleri ve çocuklar için oyun parkı vardı kızım cok sasırdı bu jetonlu arabalara bınınce....azcıkın müzikten de korktu sanırım... Evet önemli konu ben nasıl yemek savaşını yendım onu anlatıyordum.. Mama sandalyesi geldı sonunda kızımın. Pek beğendik ama; kızım mama sandalyesınde değil yemek ağzını açmıyordu. Aklıma sureklı okuduğum bır blogerın yöntemi geldi...eskı safalarını tekrar okudum...ben hamileyken onun oğlusu yenı ek gıdalara gecıyordu ve ılk etapta biber gibi çok meraklıyken yemeğe aniden yememeye başlamıştı. Bunun üzerine tavsiye edilen bir dr..gitti. Evrım sayılacak yenılıkler sunmuştu dr. cocuğun

bir ben vardı....

içim sıkılgan içim buram buram acıyo... ben çaresiz insan....Hayatımda sıkılmadığım kadar çok sıkılıp bunalıyorum. Sanırım mutlululuk hormanlarım bu coğrafyada çalışmıyor hava değişikliğinden...ve ben ne yapacağımı bılmıyorum. Bir gün diğerinden farksız geçiyor ve bu yüzden en büyük günahı işliyorum belkide iki günü eşit geçirerek... Evet asosyalim belkı ama içimden gelmiyor birazda sıkılganlıktan kurtulmak için çıksam diyorum yollar gözümde büyüyor. Herşeyi bırakıp kaçmak en kolay yol belki ve cazipde gelmiyor değil...birde herşeyi toparlayıp gelmek ve hızlıca gecen 28 yıl sonra en zor sey beklemekmiş. Beklemek doğamın tanımadığı bir duygu oyle hızla yaşadımkı herşeyı bu zamana denk sımdı ruhumun bana yetişmesı ıcın beklıyorum. zira ruhumla ben uzun zamandır ayrıymışız onunda farkına yeni varıyorum.bu aşıırı sıkılgan günlerde belkıde cocuğumun en guzel ve bır daha goremıyceğim donemlerinide kaçırıyorum ona odaklanmak ıstıyorum yapamıyorum.. Süreklı devam eden yemek savaşları yüzünden

büyüdükçe......

Resim
evet kızım büyüyor...VE BÜYÜDÜKÇE şekilden şekile giriyor...şimdi size buradaki bir kaç fotoyu anlatmak isterim...ilk fotoda kendileri hiç emmediği emziği ile poz veriyor çünkü emzik bir oyuncaktan öteye gidemedi sadece 2 dk. lık oyuncaklardan... ve diğer resim benim en yaralı konum yemek savaşı...iremle yemek denilince tüylerim diken diken oluyor geriliyorum...ilk zamanlar yemeklere çok ilgili gibi görünüyordu ama bu bir meraktan öte gidemedi bir süre sonra yemesi gerektiğinin farkına vardıkca anne sutune dondu bana yapıştı..tabı turlu hastalıklar ılaçlarda iştahsızlığına huysuzluk ekledi dolayısıyla yemek sahnelerı bır felakete dondu. Hazırlayıp hazırlayıp döktüğüm yemeklere mi yansam emeklerime mi bilmiyorum. Hala bir mama sandalyemiz yok; yerlerde, arabada, oto koltuğunda verdiğimiz mücadeleleri görüp artık alalım su mama sandalyesini dedik.Sipariş verdik. Umarım içinde oturur benım elma kurdum...hal böyle olunca yemeklerini yemedikçe geriliyorum ve bazen onada kızıyorum hatta kend

ey hak...

Ben anlamadım yavrumun gozunun ıcıne baktıkca iyi olsun diye uğraştıkca tersine gidiyor heşey... İrem 1.5 aydır hastalığı atamadı üzerınden. Önce amip oldu antıbiyotık kullandık, sonra İstanbula gittik. Hava değişimi ve boğaz enfeksiyonu sonuç yine antibiyotik ve geldık diyarbakıra ıkıncı gün ateş 38 dr.gittik kanda enfeksiyon cıktı gaıta temiz sonuç yine antibiyotik...Ve bu gun aylık kontrole gıdıyoruz dr.7.5 kılo ve 69 cm olan kızımı 8 aylık bebek ıcın ozellıkle kılo konusunda gerı buluyor ve hastalıklara bağlanıyor sonuc...ama benım sıkayetım var yemıyor yesede ıshal değil fakat gunde gaıta 5 kere oluyor en kotu... dr.tahlıl ıstıyor ve o da ne kızımda nana kıstı cıkıyor. Herkes saskın bebeklerde gorulme olasılığı yok denecek kadar az ve bebekler için ılacı yok...yetişkinlere verilen hap verılıyor suda erıtılıp verilecek diye ama aklımıza hinduluk düşüyor... nasıl olur bır haftada bu çıkar bir hafta önce ateşlenınce gaıtası temizdi ?güvenemıyoruz.. istanbuldaki dr.aranıyor oda saskın

işte geldik burdayız.....

Resim
Sultan Ahmet camisi gezıntısı en buyuk teyzesi ve biz irem müzik dinlerken selam herkese malesef fotograf makinasının aktarım kablosunu İstanbulda unuttuğum için istanbul fotografları teyzemizin makinasındakileri cd ye kopyalamıştık onlarla sınırlı kaldı.Fekat az çok elımde olan bır kaç görüntüyü paylaşmak istedim.Anlatılacak çok şey var tabı uzun bir ara verdim. Ama bir o kadar da yapılcak işim var o yüzden yavaş yavaş yapacağım hepsini... Benim yiğenim batuşsünnet oldu.Yani biz hem gezmeye hem düğüne gitmiştik. İlk resimde Batuş ve kuzeni Biber kızıma gelinliğini ablam almış düğünde oda gelın oldu cok şirin oldu...teşekkür ederiz teyzeye... ikinci resimdede bendeniz ve kızım biber.....anlatacak söze ne gerek kızım bana benzemıyor işte ...