ÇOKMU ÇOK ZAMAN OLDU NE

 evet zihinim yazmak için beni yönlendirse blog şifresini unutmak gibi yaptığım bir gaf yüzünden uzun süre giriş yapamadım. Bir dönem bu duruma çok üzüldüm. Çünkü bunu aşmam gerekti burada  14 yıllık bir geçmiş vardı yazılarım ... Tabi biliyorum benim serzenişlerim benim hikayelerim hiç bir zaman kimse benimle aynı duygular ile okumayacak... en çok kızıma ithaf en yazsam da asla aynı yerden bakamadığımız için göremeyecek bu yazıları ve buradaki beni biliyorum. aslında konu ne biliyor musun son zamanlarda öğrendim bunu e yaş 41 olabilir yakında... hayat öğretiyor işte halaa.

zaten o güzel laf da öyle gelişmedi mi tüm yediğim kazıklar deneyimlerim ve tecrübelerimi yansıtır. işte buda deneyim oldu. 

Beklentisiz hayat bu çok zor benim için biliyor musun. Hayatı bu şekilde yaşayabilirsen çok güzel 10 numara bir hayatın olabilir. Ama beklentiler ama istekler o hayaller bizi kulu kölesi yapıyordu hayatın. ve bitmeyen hayal kırıklıkları.. bunu bana çocuklar dedi. sen herkesten bir beklentin var ve büyük büyük beklentiler olunca olmuyor işte...

mesela bibere çok inandım. İyi eğitim alması için özel hoca tuttum. Ama aslında günü sonunda onun çok iyi bir okul kazanması içinde ondan büyük bir beklentiye girdim. Sınavı orta derecede geçince de çok sinirlendim ona çünkü beklentimi karşılamıyordu. İyi bir okulda eğitim alsın isterken bir anda orta seviye okullara bakar bulduk kendimizi.. Onda yaşadığım hayal kırıklığını gören Çınar aman sakın ben istemiyorum LGS sınav maratonuna hazırlanmak falan. adrese dayalı giderim. Ben bu beklentilere girmene bile tahammül edemem dedi.. Haklımı haklı. Çünkü zamanında bende babam beni dershaneye göndermesini çok istedim. Ama kazanamazsam babamın beklentilerini karşılayamam diye başarısızlık korkusu ile ilk kazandığım okulu okumuş insandım. Yani çocuklarıma o çok kızdığım ve kortkuğum tüm kötü duygularımı farkında olmadan empoze etmiştim bile..

hatta  babaları ile tartışmamızda  çocuklara konu hakkında onların fikrini soran babasına karşı beni haklı seçmedikleri için aşırı politik buluyordum onları . Ben haklıyım ama kendileri ne süt yansın ne kebap diye yorum yapmıyorlar. Nankörler diye bile kızıyordum. Kısacası ne yaparsam yapayım içimde ben sizin ananızım ben ne dersem o olur siz beni sevecek benim etrafımda dört dönecek benim dediğim gibi yapıp benim dedim gibi konuşacaksınız baskınlığımı atamıyordum. Ben nasıl bir insan olmuştum yaa ...ay yazarken yoruldum...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ben kefenimin rengini çoktan seçtim

ACISIN KALBİN

bir tırtılın hikayesi